Saffat 37:54
قَالَ هَلْ أَنْتُمْ مُطَّلِعُونَ
dedi ki siz bakar mısınız?
Kale hel entum muttaliun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
37:54 "Siz onun durumuna vakıf olmak ister misiniz?" dedi.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
37:54 (Mümin kişi), "(O arkadaşımın durumunu) bilmek ister misiniz?" diyecektir.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
37:54 (Yanındakilere, ) "Bakar mısınız?" der.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
37:54 "Siz yakından bilenler misiniz?" derdi.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
37:54 "Yukarıya (Araf'a)1 çıkıp bakar mısınız?" der.
Dipnot
1- Ayetteki اطّلع=ıttalaa kelimesi, bir şeyin üzerine çıkıp başkasına gösterme anlamına gelir. (Kitab'ul-Ayn)
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
37:54 Der ki: "Bakar mısınız?"
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
37:54 (Sözüne devamla) sordu: "Onun halini görmek ister misin?"
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
37:54 Dedi: "Siz de bir araştırır mısınız?"
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
37:54 (Konuşan yanındakilere) Der ki: "Sizler (onun şimdi ne durumda olduğunu) biliyor musunuz?"
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
37:54 Nasıl bir bakıştırır mısınız (seyretmek ister misiniz)? der.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
37:54 (Ve) ekleyecek: "Bakmak (ve onu görmek) ister misiniz?"
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
37:54 Konuşan o kimse, yanındakilere, "Bakar mısınız, hali ne oldu?" der.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
37:54 Nasıl der: bir bakıştırır mısınız?
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
37:54 (Sonra yanındakilere): "Bakar mısınız?" dedi.
Gültekin Onan -
37:54 (Konuşan yanındakilere) Der ki: "Sizler (onun şimdi ne durumda olduğunu) biliyor musunuz?"
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
37:54 (O sözü söyleyen zat, ihvanına) der ki: "Siz (onun iç yüzüne) vaakıf olucular mısınız?"
İbni Kesir -
37:54 Siz, onu bilir misiniz? dedi.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
37:54 -Ona ne olduğunu görüyor musunuz? der birisi.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
37:54 (54-57) "Şimdi ister misiniz onu size göstereyim?" Onlar da arzu edince, derhal bir tarama yapıp onu cehennemin tam ortasında bulur. "Vallahi, nerdeyse beni de düştüğün o helake sürükleyecektin! Rabbimin hidayet nimeti yetişmeseydi, eli kolu kelepçeli getirilip o azaba atılanlardan olacaktım!"
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
37:54 Dedi ki: "Siz söz ettiğinizin gerçekleşmesine şahit oldunuz mu?"